Ulaşım
Her iki havalimanından da, ister toplu taşıma araçlarıyla ister Uber ve Bolt gibi uygulamaları kullanarak rahatlıkla şehir merkezine ulaşabilirsiniz. Ayrıca, Polonya'nın ve şehirlerinin tadını çıkarırken:
Vize
Polonya, Türk vatandaşlarından yeşil pasaport sahiplerinden vize talep etmemektedir. Ancak, bordo pasaporta sahip olanlar Polonya'ya seyahat etmek için Schengen vizesi almak zorundadır.
Polonya'nın resmi para birimi Polonya zlotisi'dir. Güncel kura göre, 1 euro yaklaşık olarak 4.45 Polonya zlotisi değerindedir (2023 Ağustos).
Polonya'nın Keşfedilmeye Değer Rota ve Noktaları Neler?
Avrupa'nın dokuzuncu büyük ülkesi olan Polonya, toplamda 312,696 metrekarelik bir yüz ölçümüne sahiptir. Bu da Türkiye'nin yarısı kadar bir alan demek. Dolayısıyla, keşfedilecek, görülecek ve deneyimlenecek birçok muhteşem detay mevcut.
Varşova, Polonya'nın en büyük şehri olup aynı zamanda finans, tarih ve kültür alanlarında da başkent konumundadır. Harika meydanları, geniş parkları ve 3 milyondan fazla nüfusuyla sürekli canlı sokaklarıyla, kesinlikle Polonya'nın görülmesi gereken yerlerinden biridir.
Varşova'ya ziyaretinizde neler yapabileceğinizi ve neler görebileceğinizi liste halinde sunuyorum:
Bu noktalar, Varşova'nın zengin kültür ve tarihini anlamanıza yardımcı olacak önemli duraklardır. Şehir, benzersiz deneyimleri ve etkileyici atmosferi ile unutulmaz bir seyahat sunmaktadır.
Bu bölgeye ulaşmak için kesinlikle tren yolculuğunu tercih etmenizi öneririm. Ülkede tren ve otobüs biletleri genellikle bulunabilir, ancak özellikle yoğun dönemlerde yerinizi önceden rezerve etmek iyi bir fikir olabilir. Varşova'dan yaklaşık 4 saat mesafede yer alan bu bölge, Polonya'nın tek deniz kıyısı olan ve Baltık Denizi'nde bulunan tek sahil beldesi olarak bilinir. Tarihi, doğası ve sevimli eski şehirleri ile bu bölgeyi ziyaret etmeden ve en az 2 gün ayırmadan plan yapmamanızı öneririm. Merkezi Gdansk olarak düşünebilir ve Sopot ile Gdynia bölgelerine günübirlik tren veya otobüsle ulaşabilirsiniz.
Bu bölgede görülmesi gereken yerlere dair önerilerim:
Krakow, Polonya'nın eski başkenti ve köklü tarihi bir şehridir. Günümüzde öğrenci kenti olarak bilinse de, aslında tarih kokan meydanları, muazzam binaları ve etkileyici detaylarıyla Polonya'da görülmesi gereken ve en az 2 gün ayırmanız gereken bir destinasyondur.
Krakow'da gezmeniz ve denemeniz için önerilerim:
Geçmiş yüzyılın insanlık tarihi açısından büyük bir trajedi olan, Hitler Almanya'sının en büyük toplama kampı, Krakow'a sadece bir saat uzaklıktadır. Bu yer, milyonlarca Yahudi'nin, genç ya da yaşlı, kadın ya da erkek ayrımı yapılmadan katledildikleri, insanların yüzlerine bakarak sadece birkaç saniyede hayatlarının kaderinin belirlendiği, dönemin en büyük kara lekelerinden biri olarak bilinir.
Auschwitz Toplama Kampı, 2. Dünya Savaşı döneminde Avrupa genelinde bilinen 1.600 toplama kampından sadece biridir. Bu kampta sadece 1,3 milyon insan toplandı, çalıştırıldı ve "işe yaramaz" olarak adlandırılan insanlar gaz odalarına gönderildi. Ruslar gelene kadar bu zulüm devam etti ve geride sadece 7.000 kişi bırakıldı.
Gelen insanların %80'i, kayıt altına alınmadan öldürüldü. Bu acımasızlık yetmezmiş gibi, daha büyük bir toplama kampı olan Birkenau'yu da inşa ettiler. Bu iki kampı görmeden Polonya'dan ayrılmamanızı öneririm. Ancak size hızlı bir uyarıda bulunmak isterim:
Bu kampları gezmek için önceden online bilet almanızı önerilir. Çünkü neredeyse tüm rehberli turlar günler öncesinden dolmaktadır. Ulaşım için Krakow'dan düzenlenen turları tercih edebileceğiniz gibi, bireysel olarak Krakow'dan kalkan trenleri de kullanabilirsiniz.
Dünyanın en eski tuz madeni olarak ün salan Wieliczka, insanı hayran bırakan muazzam bir tarih hazinesine ev sahipliği yapmaktadır. Wieliczka Tuz Madeni'nin derinliği 327 metre olup, içindeki tünellerin uzunluğu 300 km'den fazladır.
Bu muazzam madenleri rehber eşliğinde keşfetme imkanınız bulunmaktadır. Öncelikle 90 metreye kadar merdivenlerle iner, ardından ise asansörlerle yüzeye çıkarsınız. Madenin içinde, geçmiş dönemlerde tuz üretiminde kullanılan araçları, devasa odaları, restoranları, toplanma alanlarını ve tuzdan yapılan ürünleri görebilirsiniz.
Bu bölge, Polonya'nın güneyinde konumlanan bir tatil cennetidir. Özellikle yemyeşil ormanları ve sevimli köyleri ile doğa turizmi açısından sizi her yönden mutlu eden bir destinasyondur. Krakow'dan yaklaşık 100 km uzaklıktaki Zakopane'ye, günübirlik ziyaret etmek veya konaklamalı bir gezi yapmak mümkündür.
Ulaşımı biraz zor olabilir, ancak doğa sever bir gezginseniz Morskie Oko Gölü'nü görmeyi düşünebilirsiniz. Bu, Polonya'daki Tatra Dağları'nda bulunan devasa bir doğal milli park içinde yer alan etkileyici bir göldür. Gölün etrafındaki muazzam manzaralar, insanı büyüleyecek kadar güzeldir. Ulaşım biraz zor olsa da, Polonya'da doğa turuna çıkıyorsanız kesinlikle listenizde olması gereken bir yerdir.
Polonya; coğrafyası, tarihi izleri, muhteşem mutfakları ve doğal güzellikleri ile Doğu Avrupa'da keşfedilmesi gereken nadide bir ülkedir. Son zamanlarda artan turizm talebi ile hak ettiği değere kavuşmaktadır, ancak bu güzelliklerin sizi bir kez misafir ettiğinde, bir daha ziyaret etmek için sizi cezbetmeye devam edeceğinden emin olabilirsiniz.